Ekonomik durumları Türkiye’ den pek de farklı olmayan Latin Amerika’dan bir biri ardına dünya çapında tenisçiler çıkmaya başladı.
Özellikle 1992 Barcelona Olimpiyatları sonrasında İspanya, tüm dünyaya örnek olacak bir çalışma ile tenisin kitle sporu olabileceğini kanıtladı.
Olimpiyatlar için yapılan tesis kompleksleri, ulusal bir program dâhilinde halkın kullanımına açıldı ve bu çalışmanın sonucunda kortlarda dünya çapında İspanyol tenis oyuncuları boy gösterdi.
Bir dönemin tenis efsanelerini yetiştiren ve dünyanın refah düzeyi en yüksek ülkelerinden İsveç bugünlerde kortlarda artık adı kullanılmayan ülke oldu.
Bu örnekler, tenisin gelir düzeyiyle paralel bir spor olmadığını gösteriyor.Bugün dünya tenisinde söz sahibi olan oyuncuların geçmişi incelendiğinde, ortak noktalarının temel eğitim olduğu görüyoruz.
Küçükçekmece'de faaliyet gösteren Olympiakent Tenis Kulübü,Kısıtlı ve zor çalışma şartlarına rağmen Tenis, Basketbol, Voleybol, Yüzme ve Karate dallarında faaliyetlerini sürdürüyor.
Kulübün Basketbol şubesi çalışmalarına başladı. Deneyimli eğitmenler eşliğinde 5 Eylül itibarı ile Salı ve Perşembe günleri saat 20.00-21.00 arası kayıtlar kabul ediliyor.
Olympiakent Tenis Kulübü,tenis sporunun yaygınlaşması,sevdirilmesi ve başarılı sporcuların yetiştirilmesi amacıyla çalışmalarına devam ediyor.
Kulübün daha iyi şartlar altında çalışabilmesi için tesis ve altyapı bakımından gerekli desteklerin sağlanması ve bu alana yatırımların artması gerekiyor.
Genç nesillere tenisin sevdirilmesi ve tenis sporuna yatırımların artması,gelcekte başarılı sporcuların yetişmesi ve Türkiye'nin tenis dünyasında daha saygın bir konuma gelmesi için önemli bir adım olacak.